31 Mayıs itibariyle, Médecins Sans Frontières/Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF) ülkenin güneydoğusunda 51,000 kişinin ölümüne sebep olan yıkıcı depremler sonrasında çıkan acil durum bağlamında başlattığı faaliyetlerini devredecek.

6 Şubat’ta yaşanan ilk depremden sonra ortaya çıkan psiko-sosyal ve ruh sağlığı desteği, su ve sanitasyon hizmetleri ihtiyaçlarının yanı sıra hijyen, yiyecek, barınma ve diğer hayati önem taşıyan akut ihtiyaç ve hizmetleri sağlamaları için MSF, Türk sivil toplumunu ve kuruluşlarını (STK) destekledi.

“Her ne kadar acil durum evresinin sonuna gelmiş olsak da Türkiye’de depremden etkilenen herkese tekrar baş sağlığı ve geçmiş olsun dileklerimizi iletmek istiyoruz. Hala yaklaşık üç milyon kişi geçici konutlarda yaşamaya devam ediyor ve hayatlarını yeniden inşa etmeye çalışırken çektikleri sıkıntıların fiziksel ve zihinsel etkileriyle başa çıkmak zorunda kalıyor,” diyor MSF Acil Durum Destek Sorumlusu Ozan Ağbaş.

“Acil durumlarda destek sunan bir tıbbi insani yardım örgütü olarak, artık en önemli akut ihtiyaçlar çoğunlukla karşılandığından, faaliyetlerimizi yerel örgütlere ve makamlara devretmeye başladık. Önümüzdeki aylarda da yardım hizmetleri sunmaya devam eden yerel örgütlere destek olmaya devam edeceğiz,” diye ekliyor. 

MSF tarafından desteklenen ekipler, depremzedelere, acil müdahale ve arama kurtarma ekiplerine ilk psiko-sosyal destek sağlayanlar arasındaydı. Acil durum evresinde, MSF destekli STK’ların çalışanları 4,344,792 litre su, 96,6 ton meyve ve sebze, 38,841 sayıda hijyen kitini ihtiyaç sahipleriyle buluşturdu.

173 duş, 350 tuvalet temin edip kurmanın yanı sıra, 65 konteyner ve 375 çadır dağıttı ve 10,133 kişinin psiko-sosyal destek almasını sağladı. Ayrıca Kahramanmaraş’ta bir hastaneye röntgen cihazı, Hatay Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne ise su pompası ve su tankları bağışladılar.

Bunlara ek olarak MSF, Adıyaman, Kahramanmaraş, ve Malatya illerinde ihtiyaç duyulan, psiko-sosyal destek ve yaşam alanı olarak hizmet veren üç “NEFES” merkezinin kurulmasına yardımcı oldu. Bunlar merkezi yerlerde konumlanmış herkese, ama özellikle de kadınlara ve kız çocuklarına açık ‘güvenli bir alan’ olarak hizmet veriyor.

Çocuklar için psiko-sosyal faaliyetler düzenleniyor; içlerinde çamaşır makineleri ve duşların yanı sıra, annelerin huzur içinde yeni doğmuş bebeklerini emzirebilmeleri için odalar mevcut. Hala aktif olan “NEFES” merkezi, faaliyetlerini azalttıktan sonra da MSF tarafından desteklenmeye devam edecek. 

“MSF son 30 yılda beşinci kez yerel gruplar ve çalışanlarla el ele vererek Türkiye’de depremden etkilenenlere destek olmaya çalışıyor. Bazen direkt olarak kendi ekipleriyle bazen de yerel STK’ları destekleyerek, 1996, 1999, 2011 ve şimdi 2023’teki depremlerden sonra müdahalelerde bulundu. Bağımsız, tarafsız ve yansız bir uluslararası tıbbi insani yardım kuruluşu olarak, yardımımıza ihtiyaç duyulması halinde gelecekte de Türkiye'deki herkesi desteklemeye hazırız,” diyerek sözlerini sonlandırıyor Ozan Ağbaş.